Yüksek faiz ve enflasyonun etkisiyle vatandaşların borçlanma eğilimi hızla artıyor. Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurumu’nun (BDDK) 2025 yılı eylül dönemi verilerine göre, bireysel kredi kartı borcu 2.5 trilyon lirayı aşarken, nakit avans kullanımında da rekor artış yaşandı. Verilere göre, nakit avans tutarı geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 83 yükselerek 660.9 milyar liraya çıktı.
Bireysel borç yükü hızla artıyor
BDDK verileri, vatandaşların kredi ve kredi kartı borçlarını ödemekte zorlandığını ortaya koydu. 2025’in 9 ayında takipteki alacak miktarı bir önceki yıla göre yüzde 91 artış gösterdi. Geçen yıl 263 milyar 655 milyon lira olan takipteki borçlar, bu yıl 502 milyar 762 milyon liraya yükseldi. Artan borç yükü, hem bireyleri hem de küçük işletmeleri finansal açıdan zor durumda bırakıyor.

Kişi başı borçta Karaman ilk sırada
BDDK’nın il bazlı verilerine göre, kişi başına borcunu ödeyemeyen en fazla ilin Karaman olduğu belirlendi. Karaman’da kişi başı takipteki alacak tutarı 13 bin 316 lira olarak kaydedildi. İstanbul 12 bin 903 lira ile ikinci, Muğla ise 11 bin 462 lira ile üçüncü sırada yer aldı. En az takipteki alacak ise kişi başı bin 702 lira ile Muş’ta görüldü.
Ankara kişi başına kredi miktarında zirvede
Kişi başına düşen kredi miktarının en yüksek olduğu il 595 bin 699 lira ile Ankara oldu. Başkenti 582 bin 897 lirayla İstanbul, 436 bin 827 lirayla Gaziantep izledi. Buna karşılık, kişi başı kredi borcunun en düşük olduğu il 61 bin 386 lira ile Bingöl olarak açıklandı.
Kredi kartı borcunda yüzde 54 artış
Bireysel kredi kart borçları, yüksek faiz oranlarına rağmen hız kesmeden artıyor. BDDK verilerine göre, 2025’in 9 ayında kredi kartı borçları yüzde 54.39 artarak 2.5 trilyon liraya ulaştı. Aynı dönemde toplam nakdi krediler 21 trilyon 740 milyar liraya çıkarken, nakdi kredilerdeki artış oranı yüzde 42 olarak gerçekleşti.
Ekonomik baskı devam ediyor
Uzmanlar, yüksek faiz oranları ve fiyat artışlarının hanehalkı borçluluğunu artırdığına dikkat çekiyor. BDDK verileri, kredi kartı ve nakit avans kullanımındaki yükselişin gelir yetersizliğini telafi etmek için borçlanmaya yönelimin arttığını gösteriyor.





