Ortadoğu’da barışı sağlamak amacıyla oluşturulması planlanan uluslararası istikrar gücü, Gazze’deki çatışmaların sona ermesi için kritik görülüyor. Ancak ISF adı verilen gücün kapsamı, katılımcı ülkeleri ve yetki alanı henüz netleşmiş değil. Diplomatik kaynaklar, ABD Başkanı Donald Trump’ın desteklediği planın detay eksiklikleri nedeniyle uygulama riskleri taşıdığını belirtiyor.

Trump planının ilk aşaması üzerinde uzlaşma sağlandı

İsrail ve Hamas, Trump’ın 20 maddelik planının ilk aşamasında mutabakata vardı. Buna göre ateşkes ilan edilecek ve Gazze’de tutulan İsrailli rehineler, Filistinli tutuklularla takas edilecek. Ancak diplomatik çevrelere göre planın geleceğini belirleyecek asıl süreç, Hamas’ın silahsızlandırılması ve İsrail’in Gazze’den çekilmesini kapsayan ikinci aşama olacak.

ISF’nin yapısı ve görev alanı belirsiz

ISF’nin büyüklüğü, komuta yapısı ve hangi ülkelerin asker göndereceği netlik kazanmadı. ABD’li yetkililer, Washington’un çok sayıda ülke ile görüştüğünü açıkladı. Trump yönetimi, Arap ve Müslüman devletlerin askeri gücün ana bölümünü oluşturmasını bekliyor. Katar, Mısır, Türkiye, Birleşik Arap Emirlikleri ve Endonezya’nın olası katılımcılar arasında olduğu belirtiliyor.

Batı ülkeleri asker göndermeye temkinli yaklaşıyor

Batılı ülkeler, askerlerinin bölgede işgalci bir güç olarak algılanabileceği endişesiyle ISF’ye doğrudan katılım konusunda isteksiz. Buna karşın, ABD Merkez Komutanlığı’nın ateşkesi izlemek amacıyla İsrail’e sınırlı sayıda asker göndermeye hazırlandığı bildiriliyor. Amerikan askerlerinin Gazze’de konuşlanmayacağı ifade ediliyor.

Arap ülkeleri yetki konusunda temkinli

Arap ve Müslüman devletler, ISF’nin Birleşmiş Milletler tarafından yetkilendirilmesini talep ediyor. Ancak İsrail’in BM gücüne karşı çıkabileceği değerlendiriliyor. Bölge ülkeleri ayrıca konuşlandırmanın iki devletli çözüm sürecine katkı sağlayacak bir siyasi çerçevede gerçekleşmesini şart koşuyor.

Silahsızlanma süreci planın en zorlu aşaması

Hamas’ın silahsızlanmayı henüz kabul etmemesi, planın uygulanabilirliği konusunda soru işaretleri doğuruyor. İsrail’in saldırıları Hamas’ın askeri kapasitesini zayıflatsa da, grup örgütlenmesini sürdürmeye devam ediyor. Uzmanlara göre taraflardan birinin çekilme veya silahsızlanma sürecinde güvenlik endişesi hissetmesi, çatışmaların yeniden başlamasına yol açabilir.

Uzmanlar görevin zorluklarına dikkat çekiyor

Londra merkezli Rusi düşünce kuruluşundan Orta Doğu analisti Burcu Özçelik, çatışma sonrası görev paylaşımının henüz netleşmediğini belirtti. Özçelik, görev tanımlarının gecikmesinin planın başarısını riske atabileceğini ifade etti. Diplomatik çevreler, ISF’nin ateşkesi gözetleyecek ve insani yardım faaliyetlerini kolaylaştıracak bir yapıda kalmasının olası olduğunu düşünüyor.

İsrail ve Hamas arasındaki gerilim sürüyor

İsrail Başbakanı Benjamin Netanyahu, ülkesinin Gazze’de genel güvenliği sağlamaya devam edeceğini belirtiyor. Hamas’ın 7 Ekim 2023’teki saldırısı sonrasında bölgede askeri faaliyetler artarken, İsrail’in sınır ötesi operasyonları da devam ediyor. Bu durum, ISF’nin konuşlanma alanında yeni riskler yaratabileceği endişesini doğuruyor.