Japonya Merkez Bankası (BOJ), Pazartesi günü yayımladığı bölgesel ekonomi raporunda, ülke ekonomisinin genel olarak ılımlı bir toparlanma sürecinde olduğunu bildirdi. Sekiz bölgeden yedisi için değerlendirme korunurken, bir bölge için görünüm aşağı yönlü revize edildi. Banka, ABD tarifelerinin şirket kârları üzerindeki etkisine ilişkin belirsizliklerin devam ettiğini vurguladı.
Faiz kararı öncesi veri takibi ön planda
BOJ yetkilileri, faiz oranlarını artırmadan önce ekonomik verilerin daha net sinyaller vermesini bekleyeceklerini belirtti. Banka Başkanı Kazuo Ueda, ABD tarifelerinin ihracat, ücret ve sermaye harcamaları üzerindeki etkilerinin henüz tam olarak ölçülemediğini ifade etti. Ueda, şirketlerin küresel ticaret koşullarına ne ölçüde dayanabileceğini anlamak için ilave verilere ihtiyaç duyduklarını söyledi.
Bölgesel farklılıklar ve ücret artışı eğilimleri
Raporda, bazı bölgelerde ABD tarifelerinin etkisiyle firmaların yatırım planlarını ertelediği, diğerlerinde ise işgücü sıkıntısı ve asgari ücret artışları nedeniyle ücretlerin yükselmeye devam ettiği kaydedildi. Osaka Şube Müdürü Kazuhiro Masaki, ücret artışlarının yapısal işgücü açığı nedeniyle trend olarak süreceğini ancak tarifelerin gelecek yılki ücret görüşmelerine etkisinin belirsiz olduğunu dile getirdi.
Şirket yatırımları ve ihracat dinamikleri
BOJ özetine göre, birçok firma artan bilgi teknolojisi talebi ve yapay zeka odaklı siparişler nedeniyle sermaye harcamalarını artırmayı planlıyor. Ancak ABD tarifelerinin etkisine ilişkin belirsizlik, bazı şirketlerin yatırımlarını ertelemesine neden oluyor. Nagoya Şube Müdürü Hiroshi Kamiguchi, otomotiv sektöründe kârların gümrük vergilerinden etkilendiğini ancak ABD satışlarının güçlü seyrini koruduğunu açıkladı.
Siyasi gelişmeler para politikasını şekillendirebilir
BOJ toplantısı, iktidar partisinin hafta sonunda Sanae Takaichi’yi lider seçmesinin ardından gerçekleşti. Takaichi’nin Japonya’nın ilk kadın başbakanı olma ihtimali, mali ve para politikasında yeni bir dönemin başlangıcı olarak görülüyor. Bu gelişme, 29-30 Ekim’deki BOJ toplantısında alınacak olası faiz kararına yönelik beklentileri etkileyebilir.