Dünya gazetesi yazarı Naki Bakır, bugünkü köşe yazısında tüketici güvenine dair önemli değerlendirmelerde bulundu. Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) ve Merkez Bankası iş birliğiyle hazırlanan Tüketici Güven Endeksi, ağustosta yüzde 0,9 artarak 84,3 seviyesine yükseldi. Ancak Bakır’a göre endeks, mart ayında ulaşılan 85,9 düzeyine yaklaşamadı ve toparlanma sınırlı kaldı.

Mart ayında iç siyasi gelişmeler ve küresel ticaret savaşlarının etkisiyle başlayan düşüş, nisan ayında tüketici güvenini 83,9 seviyesine çekmişti. Mayıs ve hazirandaki hafif toparlanma sonrası temmuzda 83,5’e gerileyen endeks, ağustosta kısmi artış gösterse de halen yılın ilk yarısındaki iyimser havadan uzak.

Alt endekslerde karışık tablo

Tüketici güvenini oluşturan alt endekslerde ise farklı yönlü hareketler dikkat çekti:

  • Hanenin mevcut maddi durumu algısı 70’e yükselerek beş ay öncesine döndü.

  • Gelecek 12 ay için maddi durum beklentisi yüzde 0,9 gerileyerek 83,8 oldu.

  • Genel ekonomik durum beklentisi 78,4’e düşerken, işsizliğin artacağına dair kaygılar yükseldi.

  • Ev satın alma veya inşa etme beklentisi yüzde 7,5’lik sert düşüşle 13,4 değerine geriledi.

  • Otomobil alma beklentisi de yüzde 5,5 düşüşle 23,9 seviyesine indi.

  • Buna karşılık, konut tamiri ve dayanıklı tüketim mallarına yönelik harcama eğilimlerinde sınırlı artış görüldü.

Enflasyon beklentilerinde sınırlı kırılma

Bakır’ın aktardığına göre, tüketici fiyatlarına ilişkin beklentilerde de önemli bir iyileşme olmadı. Enflasyonda düşüş yönünde güçlü bir inanç oluşmadığını belirten Bakır, “halkın dezenflasyona ikna olmadığını” vurguladı. Ağustos ayında fiyat beklentisi endeksi yüzde 1,9 artışla 55,2’ye yükselse de, hâlâ iyimser bölgeden oldukça uzak.

Ücret artış beklentisinde ise sınırlı bir yükseliş kaydedildi. Gelecek 12 ayda ücretlerin değişimine ilişkin alt endeks yüzde 0,5 artarak 105,3 oldu.

20 yıldır kötümserlik hakim

Türkiye’de tüketici güveni, 0-200 aralığında ölçülüyor ve 100’ün üzeri iyimserliği ifade ediyor. Ancak endeksin Nisan 2006’dan bu yana 100’ün altında kaldığını hatırlatan Bakır, “yaklaşık 20 yıldır tüketici güveninde karamsar tablo sürüyor” değerlendirmesini yaptı.

Uzmanlara göre tüketici güvenindeki bu kırılgan seyir, sadece ekonomik göstergelerle değil, toplumsal ve psikolojik faktörlerle de yakından ilişkili. Güvenin kalıcı olarak toparlanabilmesi için enflasyonist beklentilerin güçlü şekilde kırılması ve hanehalkı gelirlerinde iyileşmenin hissedilmesi gerekiyor.