Pakun Üretim Gıda Sanayi ve Ticaret A.Ş., 2024 yılının ekim ayında halka arz sürecini başlatarak yatırımcıların ilgisini çekmişti. Ancak sadece birkaç ay sonra konkordato talebinde bulunması, yatırımcıları olduğu kadar halka arz sürecini yöneten konsorsiyum lideri Allbatross Yatırım hakkında da soru işaretleri oluşturdu. Halka arz sürecinde yapılan incelemelerin bu mali sıkıntıyı öngörememesi, yatırımcıların güvenini sarsan bir unsur olarak öne çıkıyor.
Halka arz öncesi incelemeler yeterli miydi?
Bir halka arz sürecinde, şirketin finansal tablolarından yasal belgelerine kadar geniş bir inceleme süreci yürütülür. Özellikle bağımsız denetim raporları, izahname ve finansal tabloların titizlikle değerlendirilmesi beklenir. Ancak Pakun’un bu denli derin bir mali sıkıntı içinde olduğu halde halka arz başvurusunda bulunabilmesi, konsorsiyum lideri Allbatross Yatırım’ın sorumluluğunu gündeme taşıdı.
Sektör uzmanları, bir şirketin konkordato talep edecek noktaya gelmesinin ani bir gelişme olmadığını, bunun uzun bir finansal sıkışıklık sürecinin sonucu olduğunu belirtiyor. Bu durumda, Allbatross Yatırım ve sürece dahil olan bağımsız denetim şirketlerinin Pakun’un sorunlu mali yapısını nasıl gözden kaçırdığı sorgulanıyor.
Allbatross Yatırım için büyük bir prestij kaybı
Konsorsiyum lideri olarak halka arz sürecini yürüten Allbatross Yatırım, Pakun’un mali durumu hakkında yatırımcılara güvence sunarak şirketi halka arz etmek istemişti. Ancak konkordato süreci, bu güvenceyi ciddi şekilde sorgulatıyor. Halka arz izahnamesinde Pakun’un finansal hedefleri detaylı şekilde yer alsa da, bu hedeflerin gerçekçi olmadığı birkaç ay içinde ortaya çıktı.
Bu durum, yatırımcıların sadece Pakun’a değil, aynı zamanda halka arz sürecini yöneten Allbatross Yatırım gibi aracı kurumlara da olan güvenini zedeleyebilir. Halka arzlarda denetim süreçlerinin ne kadar derinlemesine gerçekleştirildiği sorusu da yeniden gündeme geldi.
Sadece Pakun mu sorumlu?
Pakun, Türkiye’nin önde gelen un üreticilerinden biri olarak 52 yıllık geçmişi ve sektördeki konumuyla biliniyor. Ancak bu kadar köklü bir firmanın halka arz başvurusu sonrası konkordato talep etmesi, “bıçak kemiğe dayanmış” bir finansal durumun işareti olarak değerlendiriliyor. Bu noktada, sadece Pakun değil, şirketin mali sıkıntılarını tespit edemeyen ve yatırımcıları koruyamayan Allbatross Yatırım da sorumluluğun bir parçası olarak görülüyor.
Daha sıkı denetimlerin zamanı geldi
Pakun’un konkordato süreci, Türkiye’deki halka arz ve denetim süreçlerine ilişkin daha sıkı düzenlemelerin gerekliliğini bir kez daha gündeme getirdi. Aracı kurumların yatırımcı güvenini sağlaması ve şirketlerin mali yapısını daha detaylı incelemesi, sermaye piyasalarının geleceği için kritik önem taşıyor.