Mayıs ayında enflasyon, beklentilerin altında gelerek yıllık bazda yüzde 35,41 oldu. Bu gelişme, Merkez Bankası'nın 19 Haziran'daki Para Politikası Kurulu toplantısı öncesinde piyasalarda faiz indirimi beklentilerini sınırladı. ING, TCMB'nin bu ay politika faizinde değişiklik yapmayacağını öngörüyor.
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), mayıs ayında tüketici fiyat endeksinin aylık yüzde 1,53, yıllık ise yüzde 35,41 arttığını açıkladı. Nisan ayında bu oran yüzde 37 seviyesindeydi. Baz etkisinin bu gerilemede önemli rol oynadığı vurgulanıyor.
Piyasa beklentilerinin altında kalan veri
Ekonomistler ve yatırım kuruluşları, beklenenden düşük gelen enflasyonun ardından faiz politikası beklentilerini yeniden şekillendiriyor. Capital Economics, faiz indirimi ihtimalinin tamamen dışlanamayacağını belirtirken, ING daha temkinli bir yaklaşım sergiledi.
ING’nin değerlendirmesine göre, “Güçlü baz etkisi ve fiyat baskılarındaki genel düşüş, yıllık enflasyonu aşağı çekerek iyileşme eğilimini destekledi.” Banka ayrıca, piyasadaki dalgalanmalara rağmen TCMB’nin attığı adımlar sayesinde enflasyon üzerindeki etkinin sınırlı kaldığını ifade etti.
“Enflasyon yıl sonunda yüzde 30’un altına inebilir”
ING, “Başka şoklar yaşanmazsa, yıl sonunda enflasyonun yüzde 30’un altına inmesini bekliyoruz” dedi. Şirket, bu şokları döviz kuru dalgalanmaları, yüksek ücret artışları, düzenlemelerde beklenmedik değişiklikler ve emtia fiyatlarındaki artışlar olarak tanımladı.
TCMB'nin, 19 Haziran'da yapılacak toplantıda politika faizini sabit tutması bekleniyor. Halihazırda banka, fonlamayı üst banttan yaparak gecelik faiz oranını yüzde 49 seviyesinde tutuyor.
TCMB’den strateji arayışı: Faiz mi, hacim mi?
Son enflasyon raporunda TCMB Başkan Yardımcısı Cevdet Akçay, bankanın iki farklı strateji arasında tercih yapabileceğini söylemişti:
-
Makro ihtiyati tedbirler sürerken faiz indirimi,
-
Faiz sabit kalırken kredi hacmi kısıtlamalarının gevşetilmesi.
Bu iki yaklaşım arasındaki tercih henüz netleşmese de, kısa vadede politika faizinde değişiklik beklenmiyor. Ayrıca ING, piyasaların istikrar kazanması ve rezerv artışıyla birlikte TCMB'nin daha düşük bir efektif fonlama oranına yönelmesinin de mümkün olduğunu belirtti.