Türkiye'nin yerli savunma sanayiinde attığı stratejik adımlar, küresel ölçekte ses getirmeye devam ediyor. ABD merkezli Modern Diplomacy dergisinde yayımlanan analizde, Türkiye’nin 5. nesil savaş uçağı KAAN detaylı biçimde ele alındı. Raporda, KAAN’ın teknolojik kabiliyetleri ve Türkiye’nin savunma bağımsızlığına katkısı vurgulandı.
Türkiye savunmada bağımsızlığını güçlendiriyor
KAAN’ın radar görünürlüğünün düşük olması, uzun menzili ve yüksek taarruz kabiliyeti ile öne çıktığı belirtilirken, uçağın Türkiye’ye dış baskılara karşı daha bağımsız bir askeri hareket alanı sunduğu ifade edildi. Analize göre, Türkiye bu projeyle yalnızca savunma kabiliyetini artırmakla kalmıyor, aynı zamanda uzun vadeli ve dayanıklı bir savunma altyapısının temellerini de atıyor.
F-35’e doğrudan rakip, pazar dengeleri değişebilir
Modern Diplomacy, KAAN’ın teknik özellikleriyle ABD’nin beşinci nesil savaş uçağı F-35’e doğrudan rakip haline geldiğini belirtiyor. Özellikle F-35’e erişimi sınırlı olan ülkeler için KAAN cazip bir alternatif sunuyor. Suudi Arabistan, Birleşik Arap Emirlikleri, Pakistan ve Endonezya gibi ülkelerin bu projeye yoğun ilgi gösterdiği vurgulanıyor.
Bu durumun sadece ABD’nin savunma pazarındaki ekonomik payını değil, aynı zamanda askeri ve diplomatik nüfuzunu da etkileyeceği yorumları yapılıyor. Türkiye’nin savunma ürünlerine artan küresel talep, jeopolitik denklemde yeni bir aktör olarak yükselişini hızlandırıyor.
Yerli savunma sanayii küresel rekabet sahnesinde
Türkiye, insansız hava araçlarından zırhlı araçlara, deniz platformlarından füze sistemlerine kadar geniş bir yelpazede kendi teknolojisini üretmeye devam ediyor. KAAN bu sürecin sembol projelerinden biri olarak öne çıkarken, NATO dışı ülkeler için yeni bir savunma partneri olarak Türkiye'nin cazibesini artırıyor.