Donald Trump’ın ikinci kez ABD Başkanı olmasıyla birlikte, ticaret politikalarındaki agresif hamleler ve tarifelerdeki belirsizlikler, küresel yatırımcıları Avrupa’ya yönlendiriyor. Özellikle enerji ve sanayi sektörlerinde faaliyet gösteren şirketler, ABD yerine Avrupa projelerine ağırlık vermeye başladı.

ABD tedarikçileri güven kaybediyor

Lüksemburg merkezli hidrojen firması H2Apex’in CEO’su Peter Roessner, Almanya’nın Lubmin kentinde 200 milyon avrodan fazla bütçeyle yürüttükleri projede artık ABD’li tedarikçilere güvenemeyeceklerini açıkladı. Roessner, “Amerika’daki mutlak belirsizlik, yatırımcıları Avrupa pazarına itiyor” dedi.

Trump’ın tarifeleri yatırımcıyı ürkütüyor

Trump’ın başkanlık görevine başlamasıyla birlikte birçok sektör, ani gümrük tarifesi değişikliklerinden ve yürütme yetkisiyle alınan ani kararlardan etkilendi. Ticaret anlaşmalarında şeffaflıktan uzak bir süreç izlenmesi ve %50’ye varan tarife tehditleri, Avrupa’yı daha güvenli bir yatırım ortamına dönüştürdü.

Sermaye akışı netleşiyor: ABD'den çıkış, Avrupa'ya giriş

LSEG Lipper verilerine göre, 2025’in ilk yarısında Avrupa hisse senedi fonlarına 100 milyar doları aşkın giriş oldu. Bu rakam, geçen yıla göre üç kat artış anlamına geliyor. Aynı dönemde ABD piyasalarından 87 milyar doların üzerinde sermaye çıkışı yaşandı.

ECB Başkanı Christine Lagarde, “Gerçek yatırımcılar artık Avrupa’ya değer veriyor ve güveniyor” diyerek eğilimi doğruladı. Almanya’ya gelen doğrudan yabancı yatırım ise yılın ilk 4 ayında iki katına çıkarak 46 milyar avroya ulaştı.

Alman şirketler ABD'den para çekiyor

Bundesbank verilerine göre, Alman şirketleri yılın ilk dört ayının üçünde ABD’deki yatırımlarından geri çekildi. Nisan ayındaki doğrudan yatırım bakiyesi -2,38 milyar avroya kadar geriledi. Bu, yatırım ortamındaki risk algısının ne kadar yüksek olduğunu gösteriyor.

Yatırımcılar fırsat penceresinin farkında

KfW Başkanı Stefan Wintels, bu sürecin Avrupa için büyük bir fırsat olduğunu ancak uzun sürmeyebileceğini vurguladı: “Bu duygu hızla değişebilir. Avrupa şimdi doğru adımları atmalı.”
Özel sermaye şirketi Altor’un ortağı Hajo Kroesche de Avrupa’nın bu sermaye çekim gücünü hızla yapısal reformlara dönüştürmesi gerektiğini ifade etti.

Siyasi istikrar kalıcı yatırım için şart

Deutsche Bank CEO’su Christian Sewing’in Katar, Abu Dabi ve Suudi Arabistan temasları sırasında aldığı izlenim de benzer: Avrupa’ya büyük ilgi var, ancak kalıcı yatırım için istikrar şart. Sewing, “Bunlar hızlı hareket eden fonlar değil. Uzun vadeli düşünen yatırımcılar, istikrar arıyor” dedi.