ING'nin 2025 ikinci çeyrek verilerine göre, Türkiye'de her iki kişiden biri tasarruf yapıyor. Tasarruf oranı yüzde 54’e yükselirken, kadınlar yüzde 56,7 ile erkeklerden daha fazla birikim eğilimi gösteriyor. Ancak birikimlerin büyük bölümü hâlâ geleneksel yöntemlerle saklanıyor.

Yastık altı birikimler güvenli liman olarak görülüyor

Altın, yüzde 35’lik oranla birikim araçları arasında liderliğini sürdürüyor. Onu yüzde 28 ile evde saklanan nakit TL ve döviz izliyor. Böylece yastık altı birikimlerin toplam oranı yüzde 63’e ulaşıyor. Banka TL vadeli hesaplarına yönelenlerin oranı yüzde 21’de kalırken, hisse senedi ve borsa yatırımları yüzde 19 seviyesinde. Altın ve değerli metal hesapları ise yüzde 18 oranında tercih ediliyor.

Gençler yatırım tercihini borsadan yana kullanıyor

18-24 yaş grubundaki gençlerin yatırım tercihleri diğer yaş gruplarından ayrışıyor. Gençlerin yüzde 28’i hisse senedi ve borsa yatırımlarını tercih ederken, bu yaş grubunun yastık altı altın ya da nakit tutma oranı daha düşük seviyede kalıyor. 55 yaş ve üzeri kesim ise geleneksel yöntemlerle birikim yapmaya devam ediyor.

Gelir yetersizliği tasarruf yapmayı zorlaştırıyor

Araştırmaya katılanların yüzde 67’si yetersiz gelir nedeniyle tasarruf yapamadığını ifade etti. Katılımcıların yüzde 40’ı “elimizdeki para yetmiyor”, yüzde 25’i “iş bulamıyorum”, yüzde 24’ü ise “yüksek fatura giderleri tasarruf yapmamı engelliyor” dedi. Özellikle kira, gıda ve enerji harcamaları tasarruf eğilimini baskılıyor.

Borçluluk oranı yüzde 50’yi aştı

Araştırmaya göre, Türkiye’de her iki kişiden biri borçlu. Genel borçluluk oranı yüzde 51 seviyesine yükseldi. Tasarruf yapanlar arasında borçlu olanların oranı yüzde 48 iken, tasarruf yapamayanlarda bu oran yüzde 54’e çıkıyor. En çok borçlanılan alan yüzde 46 ile kredi kartları olurken, yüzde 40 ile banka kredileri ikinci sırada yer alıyor.

Harcama alışkanlıkları değişiyor, sosyal hayat erteleniyor

Yüksek yaşam maliyetleri vatandaşların harcama davranışlarını da etkiliyor. Katılımcıların yüzde 55’i market alışverişinde sadece zorunlu ihtiyaçları aldığını belirtirken, yüzde 56’sı ise indirim kampanyalarını takip ettiğini söylüyor. Sosyal etkinliklere harcama yapamayanların oranı yüzde 61 olurken, yüzde 54’ü maddi nedenlerle sosyal aktiviteleri ertelemek zorunda kaldığını ifade ediyor.