ABD doları, Çarşamba günü euro karşısında dört yılın en düşük seviyelerine, yen karşısında ise bir ayın dip seviyesine yakın seyretti. Yatırımcılar, günün ilerleyen saatlerinde açıklanacak Federal Rezerv kararında 25 baz puanlık faiz indiriminin neredeyse kesin olduğunu fiyatladı.

Piyasaların odağı Powell’ın mesajlarında

Fed’in faiz oranını %4,00–%4,25 aralığına çekmesi bekleniyor. Ancak piyasaların asıl ilgisi, Başkan Jerome Powell’ın sonraki adımlara ilişkin vereceği sinyallerde olacak. Piyasalarda yıl sonuna kadar yaklaşık 68 baz puanlık indirimin fiyatlandığı görülüyor.

ING ekonomistlerine göre piyasaları hareketlendirecek asıl unsur, sürpriz bir 50 baz puanlık indirim ya da Powell’ın şahin veya aşırı ılımlı yorumları olabilir.

Dolar zayıf euro güçlü

Euro, Salı günü ulaştığı dört yıllık zirve olan 1,1878 doların hemen altında 1,1858 seviyesinde işlem gördü. Sterlin ise 1,3649 dolarda yatay seyretti.

Dolar endeksi 96,686 seviyesinde kalarak Temmuz başından bu yana en düşük seviyesine yakın hareket etti. Yen ise 146,22’ye çıkarak son bir ayın en güçlü seviyesine ulaştı.

Siyasi gelişmeler piyasaları etkiliyor

Fed toplantısı, yeni atanan üyenin katılımıyla başladı. Öte yandan, Fed Guvernörü Lisa Cook’un görevden alınmasına yönelik girişim federal mahkeme tarafından reddedildi, böylece Cook toplantıda oy hakkını korudu.

IG analisti Tony Sycamore, Powell’ın işgücü piyasasındaki zayıflıklara vurgu yaparak ılımlı bir duruş sergilemesini ve gerekirse daha fazla faiz indirimi mesajı vermesini beklediklerini söyledi.

Makro veriler ve küresel gündem

ABD’de perakende satışlar Ağustos’ta beklentilerin üzerinde artış gösterdi. Ancak zayıflayan istihdam piyasası ve artan gümrük vergileri, tüketici harcamalarında aşağı yönlü risk yaratıyor.

Japonya tarafında ise dikkatler, 4 Ekim’de yapılacak Liberal Demokrat Parti liderlik seçimlerinde. Analistler, Japonya Merkez Bankası’nın seçimler öncesinde politika değişikliğine gitmesini beklemiyor. Principal Asset Management yöneticisi Howe Chung Wan, Fed’in indirimine rağmen BOJ’un pasif kalacağını, bir sonraki faiz artışının 2026 başlarında gündeme gelebileceğini belirtti.