Orta Doğu’daki tansiyonun yeniden yükselmesi, küresel piyasalarda dalgalanmalara yol açtı. İsrail ve İran arasındaki çatışmaların tırmanması, ABD Başkanı Donald Trump’ın Tahran’ı boşaltma çağrısı yapması ve G7 zirvesini yarıda kesmesi, yatırımcı güvenini sarsarak küresel çapta riskten kaçınma eğilimini tetikledi.

ABD Başkanı'nın, Ulusal Güvenlik Konseyi'yle yaptığı acil görüşmelerin ardından gelişen olaylar, yatırımcıların jeopolitik gerginliklerin kısa sürede sona ereceğine dair umutlarını boşa çıkardı.

Petrol fiyatlarında hızlı artış, borsalarda baskı

Asya işlemlerinde petrol fiyatları %2 civarında yükselirken, Cuma gününden bu yana artış %7,5’e ulaştı. Avrupa borsalarının negatif açılması beklenirken, ABD vadeli işlemleri de düşüşteydi. Buna karşın döviz piyasalarında sert hareketler görülmedi; dolar, güvenli liman özelliğiyle yeniden güç kazandı.

ABD’den gelen açıklamalar ise kafa karıştırıcı. Beyaz Saray, İran’a doğrudan bir saldırı olmadığını belirtirken, Savunma Bakanı Pete Hegseth, bölgedeki ABD varlıklarının savunulacağını ve nükleer faaliyetlerle ilgili yeni bir anlaşma arandığını duyurdu.
Yatırımcılar jeopolitik gerilimlerin etkisiyle güvenli limanlara yönelirken, petrol fiyatlarında hızlı yükseliş dikkat çekiyor.

Piyasalarda dirençli duruş dikkat çekti

İlk şokun ardından piyasalarda bir nebze toparlanma yaşandı. İsrail-İran gelişmelerine rağmen, ABD ve Avrupa borsaları rekor seviyelere yakın seyretmeye devam etti. Yatırımcılar bu hafta açıklanacak merkez bankası kararlarına odaklanmış durumda.

Özellikle Japonya Merkez Bankası’nın (BOJ) faiz kararına yönelik beklentiler gündemdeydi. BOJ, faiz oranlarını sabit tutarken, tahvil alım programında azaltım hızını yavaşlatmayı tercih etti. Bu adım, bankanın aşırı genişleyici para politikasından çıkışta temkinli ilerlemek istediğine işaret etti.

BOJ kararı sınırlı piyasa etkisi yarattı

BOJ’un açıklamaları sonrasında piyasa tepkisi sınırlı kaldı. Yen ve Japon tahvil getirileri durağan bir görünüm sergiledi. UBS analistleri, mevcut durumda çok az şeyin değiştiğini ve para politikasında belirgin bir yön görmenin zor olduğunu belirtti.

Gözler şimdi ABD Merkez Bankası (Fed) ve Avrupa Merkez Bankası'nın (ECB) önümüzdeki günlerde yapacağı toplantılara çevrilmiş durumda. Jeopolitik risklerin gölgesinde, merkez bankalarının alacağı kararlar piyasalarda yeni yön arayışını belirleyecek.