2025 yılına güçlü bir finansal stratejiyle giriş yapan Beşiktaş, yaklaşık 9,57 milyar TL’lik bedelli sermaye artırımıyla kulüp tarihinde önemli bir dönüm noktasına imza atıyor. Bu adımla kulüp, uzun yıllardır taşıdığı banka borçlarının büyük bölümünden kurtularak mali yapısını yeniden şekillendirmeyi hedefliyor.
Fonun büyük kısmı borç ödemelerine ayrılacak
Kamuyu Aydınlatma Platformu'na (KAP) bildirilen kullanım raporuna göre, sermaye artışıyla elde edilecek nakit kaynağın %90 ila %98’i banka borçlarının ve bu borçlara bağlı faiz yükünün kapatılmasında kullanılacak. Kalan %2 ila %10’luk bölüm ise futbolcu maaşları, teknik ekip ödemeleri, bonservis giderleri ve cari harcamalara yönlendirilecek.
2025 ikinci çeyrek itibarıyla borç yükü azalacak
Finansal tablolar üzerinden yapılan projeksiyonlara göre, Beşiktaş’ın 2025 yılı ikinci çeyrek sonuçlarında borçluluk oranı önemli ölçüde gerileyecek. Bu gelişme, kulübün finansal dengelerini yeniden kurması ve sürdürülebilir bir ekonomik yapıya kavuşması açısından kritik bir adım olarak görülüyor.
Şeffaflık ve denetlenebilirlik vurgusu
Beşiktaş’ın bu süreci açık ve denetlenebilir şekilde yürütmesi, kulüp yönetiminde şeffaflık ilkesinin benimsendiğini ortaya koyuyor. Diğer büyük kulüplerin henüz benzer bir adım atmaması dikkat çekerken, Beşiktaş’ın tercih ettiği yöntem örnek niteliği taşıyor.
Ekonomik bağımsızlık yolunda güçlü irade
Kulüp yetkilileri ve finans çevreleri, bu sermaye artışının yalnızca borç kapama aracı değil, aynı zamanda Beşiktaş’ın ekonomik bağımsızlık yolundaki kararlılığının da göstergesi olduğunu belirtiyor. Azalan faiz yükü ve iyileşen nakit akışı, kulübün gelecekteki yatırımlarına daha sağlam bir zemin oluşturacak.
Beşiktaş’ın attığı bu stratejik adım, 2025 itibarıyla Türk spor kulüplerine finansal yapının nasıl dönüştürülebileceğine dair somut ve ilham verici bir örnek sunuyor.