GÜNDEM

Trump AB'nin DSA uygulamasına yaptırım planlıyor

Trump yönetimi, AB’nin Dijital Hizmetler Yasası nedeniyle bazı AB yetkililerine vize kısıtlaması getirmeyi tartışıyor. Washington, yasanın Amerikalıları sansürlediğini savunuyor.

Abone Ol

ABD Başkanı Donald Trump yönetimi, Avrupa Birliği’nin (AB) Dijital Hizmetler Yasası’nı (DSA) uygulayan yetkililere yönelik yaptırım seçeneğini gündemine aldı. Reuters’a konuşan kaynaklara göre, Washington’da tartışılan adımlar arasında vize yasakları da bulunuyor. ABD, söz konusu yasanın Amerikalılara sansür getirdiği ve teknoloji devlerine ek maliyet yüklediği görüşünde.

Trump yönetimi, bu hamleyle Avrupa’nın muhafazakâr sesleri bastırma girişimine karşı tavrını sertleştirebilir. Ancak henüz nihai karar alınmadı ve hangi AB veya üye devlet yetkililerinin hedef alınacağı da netleşmiş değil.

Washington'dan artan baskı

Trump geçtiğimiz günlerde, dijital vergi uygulayan ülkelere ek gümrük tarifeleri getirmekle tehdit etmişti. ABD Dışişleri Bakanlığı’nın iç yazışmalarında ise diplomatlara, DSA’ya karşı lobi faaliyeti yürütme talimatı verildiği ortaya çıkmıştı. Dışişleri Bakanı Marco Rubio’nun, “Amerikalıların konuşmalarını sansürleyenlere vize yasağı” uyarısı da bu stratejinin parçası olarak değerlendiriliyor.

ABD, DSA’nın nefret söylemi ve yasa dışı içerikle mücadele kapsamında ifade özgürlüğüne “gereksiz” kısıtlamalar getirdiğini öne sürüyor. AB ise bu iddiaları reddederek, yasanın çevrimiçi ortamı daha güvenli hale getirmeyi amaçladığını savunuyor.

AB’den sert yanıt

Avrupa Komisyonu sözcüsü, Washington’un yaptırım tehditlerini yorumlamaktan kaçındı ancak daha önce ABD’nin “sansür” suçlamalarını tamamen asılsız olarak nitelendirmişti. Sözcü, ifade özgürlüğünün AB’nin temel değerlerinden biri olduğuna vurgu yaparak, DSA’nın hem yasa dışı içerikle mücadele hem de özgür iletişimin korunması için hazırlandığını belirtti.

Transatlantik ilişkilerde yeni gerilim

Trump yönetimi ile AB arasındaki ilişkiler, son dönemde ticaret tarifeleri, dijital vergiler ve teknoloji şirketlerine yönelik düzenlemeler üzerinden zaten gergin seyrediyor. Washington’un DSA karşısında yaptırım kartını gündeme alması, iki taraf arasındaki ekonomik ve siyasi tansiyonu daha da artırabilir.

Özellikle ABD’li teknoloji devleri, yasanın platformlarını “sansüre zorladığını” öne sürüyor. Meta gibi şirketler, maliyet artışı ve içerik denetimi yükümlülüklerinin Amerikan şirketlerini dezavantajlı duruma düşürdüğünü savunuyor.

Bu süreçte, Trump yönetiminin Avrupa’da sağcı politikacılara yönelik baskıyı eleştirmesi ve onları “sansürlenen sesler” olarak öne çıkarması, yaptırımların siyasi boyutunu da güçlendiriyor.