Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı’nın son kaynak tedarik tarifesine ilişkin hazırladığı yeni düzenleme kapsamında, destekli elektrik tüketim sınırının düşürülmesi planlanıyor. Bu değişikliğin tüketicilere etkisini belirlemek üzere elektrik dağıtım şirketleri kapsamlı bir analiz sürecine girdi.
ELDER: Teknik ve tüketim verileri toplanıyor
Elektrik Dağıtım Hizmetleri Derneği (ELDER) Genel Sekreteri Fakir Hüseyin Erdoğan, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Alparslan Bayraktar’ın açıklamalarının ardından çalışma başlattıklarını duyurdu. Erdoğan, dağıtım şirketlerinden bazı teknik ve tüketim verilerini istediklerini ve bu verilerin değerlendirme aşamasında olduğunu belirtti.
Yeni düzenleme 2026 faturalarına yansıyacak
Kademe düzenlemesi kapsamında, yıllık 5 bin kilovatsaat olan destekli tüketim sınırının aşağı çekilmesi bekleniyor. Yeni modelin 1 Ocak 2026’da devreye alınması, fatura yansımalarının ise Şubat 2026’da başlaması öngörülüyor.
2025 tüketimi belirleyici olacak
Erdoğan, 2025 yılı boyunca yapılan toplam elektrik tüketiminin, abonenin hangi tarifeye tabi olacağını belirleyeceğini ifade etti. Yeni sınırın üzerinde tüketim yapan aboneler, 2026 itibarıyla elektriği gerçek maliyetinden ödeyecek. Sınırın altında kalanlar ise sübvansiyondan yararlanmaya devam edecek.
Dağıtım bedeli düzenleme dışında
Faturalarda üç temel kalem bulunduğunu hatırlatan Erdoğan, düzenlemenin yalnızca enerji maliyetiyle ilgili olduğunu, dağıtım bedelinin bu değişiklikten etkilenmeyeceğini vurguladı. Dağıtım şirketlerinin sorumluluğunun yalnızca şebeke hizmetiyle sınırlı olduğunu belirtti.
Dağıtım 2.0 yatırımlarıyla sistem güçlendirilecek
Türkiye elektrik dağıtım sektöründe başlatılan “Dağıtım 2.0” dönüşüm süreciyle ilgili bilgi veren Erdoğan, kayıp-kaçak oranlarının düşürülmesi ve iklim değişikliğine dayanıklı şebekeler oluşturulması hedefiyle yıllık 2 milyar doları aşan yatırım yapıldığını açıkladı.
Şebekeler iklim değişikliğine göre yeniden tasarlanıyor
2025 yazında elektrik talebinde yaşanan artışa dikkat çeken Erdoğan, özellikle klima kullanımının yoğun olduğu bölgelerde şebekelerin esnek ve dirençli hale getirilmesinin zorunlu olduğunu belirtti. Bu doğrultuda hazırlanan “Dağıtım 2.0 Kavramsal Tasarım Belgesi” ile dijital dönüşüm ve iklim dayanıklılığı merkezli bir strateji geliştirildiğini söyledi.
Kaynak : CANAN SAKARYA/ Ekonomi Gazetesi
