Zafer Partisi Genel Başkanı Ümit Özdağ, "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçlamasıyla İstanbul’daki nöbetçi sulh ceza hakimliğince tutuklanarak Silivri Cezaevi’ne gönderildi. Tutuklama kararının ardından Özdağ, sosyal medya üzerinden Türk milletine seslenerek mücadelesini cezaevinde sürdüreceğini belirtti.
Tutuklanma süreci
19 Ocak 2025 tarihinde partisinin il başkanları toplantısında Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik ifadeleri nedeniyle hakkında soruşturma başlatılan Özdağ, 21 Ocak’ta gözaltına alındı. İstanbul Emniyet Müdürlüğü’ndeki işlemlerinin ardından nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edilen Özdağ, "halkı kin ve düşmanlığa alenen tahrik" suçlamasıyla tutuklandı.
Savcılık sevk yazısında neler yer aldı?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından hazırlanan sevk yazısında, Özdağ’ın 2020-2024 yılları arasında sosyal medyada yaptığı 11 paylaşımın, halkı kin ve düşmanlığa yönlendirdiği, ayrımcılığı teşvik ettiği ve kamu düzenini tehlikeye soktuğu ifade edildi.
Kayseri'de Haziran-Temmuz 2024 tarihleri arasında gerçekleşen protestolarda, Özdağ’ın partisine yakın sosyal medya hesaplarının paylaşımlarının etkili olduğu belirtildi. Protestolara yaklaşık 15 bin kişinin katıldığı ve olaylar sırasında 166 araç, 263 işyeri ve evde hasar oluştuğu kaydedildi. Ayrıca 25 emniyet görevlisi ve bir itfaiye personelinin yaralandığı açıklandı.
Ümit Özdağ’dan ilk açıklama
Tutuklama kararının ardından sosyal medya platformu X üzerinden bir açıklama yapan Özdağ, şu ifadeleri kullandı:
“Adalet tutuklandı! Beni susturamazsınız. Mücadeleme hapishanede devam edeceğim. Türk milleti, Zafer Partisi’ne sahip çıkmalıdır. Tek endişem, rahmetli Kaşif Kozinoğlu gibi bir suikaste uğramaktır.”
Avukatı Sevdagül Tunçer aracılığıyla bir mesaj daha yayımlayan Özdağ, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucusu Mustafa Kemal Atatürk’ün ilkelerini savunmaya devam edeceğini belirtti.
Cezaevi süreci başladı
Tutuklama kararının ardından Ümit Özdağ, eski adıyla Silivri, yeni adıyla Marmara Cezaevi’ne gönderildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Özdağ’ın "halkı kin ve düşmanlığa tahrik" suçunu süreklilik ve yoğunluk arz edecek şekilde işlediğini belirterek, kendisine üst sınırdan ceza verilmesi gerektiğini vurguladı.
Kayseri olayları ve sosyal medya paylaşımları
Savcılık, Özdağ’ın sosyal medyada yaptığı paylaşımların toplumda kutuplaşmayı artırdığını ve bu paylaşımların Kayseri’deki protestolara katılanların davranışlarını etkilediğini raporladı. Özdağ’ın yabancı uyruklu bireyler ve mültecilerle ilgili söylemleri, kamu düzenini tehlikeye sokan kışkırtıcı nitelikte bulundu.