Yerel seçim sonrasında kurlarda beklenen yükseliş, vatandaşların döviz talebini artırdı. Mevduat faizlerindeki gevşeme ve Türk Lirası (TL) kaynaklı Kur Korumalı Mevduat (KKM) hesaplarının açılamaması, döviz talebine destek verdi. 2023 başından itibaren, Dolar/TL yüzde 5’e yakın bir artış gösterirken, Merkez Bankası'nın net uluslararası döviz rezervleri 22 Aralık zirvesinden 11.3 milyar dolar azaldı.

Merkez Bankası Rezervlerindeki Düşüş ve Döviz Talebi

Merkez Bankası'nın verilerine göre, 16 Şubat itibarıyla toplam döviz rezervleri 0.7 milyar dolar, net rezervler ise 0.4 milyar dolar azaldı. Bu durum, 22 Aralık zirvesinden 11 milyar 252 milyon dolarlık bir düşüşe işaret ediyor. Ayrıca, net uluslararası rezervlerin 9 Şubat haftasında 28 milyar 801,2 milyon dolar seviyesinde olduğu kaydedildi.

Kur Artışının Fiyatlara Yansıması

Döviz kurlarındaki her artış, doğrudan fiyatlara yansıtılıyor. Ekonomistlere göre, TL'deki her yüzde 10'luk değer kaybı, enflasyonu 5 puan artırıyor. Geçmişte döviz kuru değişimlerinin anında fiyatlara yansıtılmadığı dönemler olsa da, son iki yılda bu durum değişti. Şu anda, kur değişimleri fiyatlara hızla yansıyor.

Merkez Bankası'ndan Beklenen Likidite Çekme Adımı

Borsa İstanbul repo-ters repo piyasasında gecelik faiz oranları yüzde 45'in altına düştü. Uzmanlar, Merkez Bankası'nın önümüzdeki aylarda TL likiditesini çekmeye yönelik yeni adımlar atabileceğine işaret ediyor. Merkez Bankası'nın TL depo alım ihaleleriyle 223 milyar TL'lik likiditeyi sterilize ettiği belirtiliyor.

İhracatçıların Döviz Talebi

Kur artışlarının fiyatlara yansıması, vatandaşların yeniden dövize yönelmesine yol açıyor. Ayrıca, ihracatçıların kur artışı beklentileri de döviz talebini etkileyen bir diğer faktör olarak göze çarpıyor. Bilkent Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hakan Kara, TL'nin değerli olduğunu ve Merkez Bankası'nın reel sektörün geçişini iyi yönetmesi gerektiğini belirtti.

Editör: Halit Alptekin