Doların haftalık düşüş eğilimi küresel piyasalarda belirginleşirken, para birimleri ABD’den gelecek veriler öncesi dalgalı bir seyir izliyor. Piyasalar, Fed’in faiz indirimi sürecine yönelik beklentileri yeniden fiyatlarken dolar endeksi iki haftanın en düşük seviyesine yakın işlem görüyor.
Küresel tabloyu belirleyen temel unsur, ABD ekonomisine ilişkin beklenen zayıf veri akışı oldu. Yatırımcılar, hükümetin yeniden açılmasının ardından açıklanacak istihdam ve büyüme göstergelerinin ekonomide yavaşlama sinyallerini güçlendireceğini düşünüyor. Bu beklenti dolar üzerindeki baskıyı artırırken diğer para birimlerinin hareket alanını genişletti.
Asya para birimlerinde sert hareketler
Asya seansında para birimlerinde dikkat çekici dalgalanmalar yaşandı. Güney Kore wonu, ülkenin döviz otoritelerinin dalgalanmaya karşı müdahaleye hazır olduklarını belirtmesi sonrası yüzde 1 değer kazandı. Benzer şekilde Çin’de yerel yuan bir yılın en güçlü seviyesine yükseldi ve dolar karşısında 7,0908 seviyesini test etti. Yatırımcılar, eşiğin aşılmasının ardından ihracatçıların dolar satışlarına hız verdiğini aktardı.
Japon yeni ise dolardaki geri çekilmenin etkisiyle sınırlı bir toparlanma yaşadı ancak haftanın genelinde zayıf seyrini korudu. Dolar/yen paritesi 154,34 seviyesinde işlem gördü.
Avrupa para birimlerinde yön arayışı
Euro, dolar karşısında kazanımlarını güçlendirerek 1,16 seviyesi üzerine çıktı ve 1,1641’den işlem gördü. İsviçre frangı da üç haftanın zirvesine yakın seyrederek 0,7920 seviyesinde sabitlendi.
Sterlin ise önceki günkü kazançlarını koruyamadı. İngiltere’de hükümetin gelir vergisi artış planlarından geri adım attığı yönündeki haberler, para biriminde yeniden satış baskısı yarattı. Sterlin 1,3149 seviyesine geriledi. Analistler, mali sıkılaştırma hızındaki olası yumuşamanın yabancı yatırımcılar arasında belirsizliği artırdığına işaret ediyor.
Fed beklentileri piyasaları sınırlıyor
Fed yetkililerinin son açıklamaları, faiz indirimlerine ilişkin temkinli duruşun sürdüğünü gösterdi. Enflasyon endişeleri ve işgücü piyasasındaki görece istikrar, bankanın agresif bir gevşeme adımından uzak durabileceği yorumlarını güçlendiriyor.
Piyasalarda Aralık ayında 25 baz puanlık indirim ihtimali yüzde 50’nin altına gerilerken, 2026 yılına dönük faiz fiyatlamalarında ise önemli bir değişim görülmedi. Ekonomiye dair belirsizlikler nedeniyle Fed’in indirim sürecini daha yavaş ilerletebileceği öngörülüyor.
