Bangladeş'in Başbakanı Şeyh Hasina, ülkenin kırılgan siyasi ortamını düzeltmek ve Rusya-Ukrayna savaşının olumsuz ekonomik etkileriyle mücadele etmek zorunda. Hasina'nın partisi, Bangladeş Milliyetçi Partisi'nin (BNP) boykot ettiği seçimlerde sandalyelerin yaklaşık %75'ini kazandı. Bu sonuç, ona üst üste dördüncü dönemi kazandırdı.
15 Yıllık İktidarın Ardından Yeni Zorluklar
76 yaşındaki Hasina, iktidarda geçirdiği 15 yıl boyunca ülkenin ekonomisini ve hazır giyim endüstrisini büyük ölçüde iyileştirdi. Ancak bu süreçte insan hakları ihlalleri ve ifade özgürlüğü üzerindeki baskılarla da eleştirildi. Şimdi, ekonomiyi iyileştirmeyi önümüzdeki beş yılın ana hedefi olarak belirledi.
Küresel Etkiler ve Yerel Zorluklar
Canberra merkezli ekonomist Jyoti Rahman'a göre, Hasina'nın yeni dönemi öncekilere göre daha zor olabilir. Ukrayna'daki savaş, enerji ve gıda fiyatlarını yükselterek Bangladeş'in ithalat maliyetlerini artırdı ve yaşam maliyeti krizine yol açtı. Bu durum, ülkede işçi huzursuzluğuna ve şiddetli protestolara neden oldu.
Enflasyon ve Dış Borçlarla Mücadele
Makroekonomist ve kamu politikası analisti Debapriya Bhattacharya, enflasyonu düşürmenin ve dış borçları yönetmenin hükümet için öncelikli görevler olduğunu vurguladı. Kasımda %9,5 seviyesinde olan enflasyon, hem kentli orta sınıfı hem de kırsal yoksulları etkiliyor. Bhattacharya, Uluslararası Para Fonu'ndan alınan 4,7 milyar dolarlık kurtarma paketine ek finansman sağlamanın zorunlu olduğunu belirtti.
Siyasi İstikrarın Önemi
Analistler, ekonomik reformların yanı sıra siyasi istikrarın da şart olduğunu belirtiyor. Dakka'daki Jahangirnagar Üniversitesi'nden Shakil Ahmed, seçimlerin siyasi huzursuzluğa son vermeyeceği konusunda uyarıda bulundu. Ahmed'e göre, siyasi çözüm, Bangladeş'in barış ve refahı için elzem.
Özetle, Başbakan Hasina'nın yeni dönemi, hem siyasi hem de ekonomik anlamda ciddi zorluklarla dolu. Bu zorlukların üstesinden gelmek için kapsamlı ve dengeli politikaların yanı sıra, siyasi taraflar arasında uzlaşmanın sağlanması gerekiyor. Bangladeş'in geleceği, bu dengeyi sağlama yeteneğine bağlı olacak.
